Güneş Kremi Hangi İçeriklerden Oluşur?

SPF, Güneş Koruma Faktörü anlamına gelir ve yanıklara neden olan UVB ışınlarına karşı koruma seviyesini gösterir. SPF ne kadar yüksek olursa, fotokoruyucu etki o kadar büyük olur.

• SPF 30 yüksek koruma sağlar
• SPF 50+ çok yüksek koruma olarak kabul edilir.

Ancak en yüksek SPF bile cildinizi %100 korumaz!

İdeal SPF yaş, cilt tonu, yanma eğilimi gibi birçok faktöre bağlıdır.

• Solgun ve hassas bir cildiniz varsa, cildiniz kızarıklığa meyilli ve yanmalar oluyorsa ve henüz güneşe çok maruz kalmadıysanız: SPF50+ tercih edin
• Çocuklar için güneş kremi seçiyorsanız, SPF 50+ seçin
• Doğal cilt tonunuz koyu, hızlı bronzlaşıyor ve yanma eğiliminiz düşükse ya da bu sezon zaten güneşte vakit geçirdiyseniz SPF30'u tercih edin

Güneş korumaları, maksimum koruma sağlamak için genellikle birden fazla filtre içerir. Her filtrenin kısa veya uzun UVA ışınlarını, UVB ışınlarını veya her ikisini birden engellemek için belirli bir amacı vardır.

Bu UV ışınlarını engellemek için kimyasal filtre ve mineral güneş kremleri olmak üzere iki tür filtre vardır.

1. Kimyasal filtreler, cildin UV ışınlarını emen kimyasal moleküllerdir. UV ışınlarına karşı çok etkili koruma sağlamaktadır.

Piyasada yaklaşık otuz kimyasal filtre kullanılmasına rağmen, BIODERMA olarak hem cilt dostu hem de çevre dostu olan yaklaşık on tanesini seçmeye karar verdik.

2. Mineral filtreler, güneş ışınlarını ayna gibi yansıtmak için cildin yüzeyine oturur. Bu nedenle fiziksel güneş kremi olarak da bilinirler.

Mineral filtrelerin tozlu bir dokusu vardır ve çalışmalarımızda sebumu azaltmaya yardımcı olduğu, bu filtreleri yağlı veya akneye meyilli ciltler için güneş kremi olarak ideal hale getirdiği ve ayrıca çok hassas veya alerjiye meyilli ciltler tarafından diğer filtrelere göre daha iyi tolere edildikleri için alerji dostu oldukları keşfedilmiştir.

Yüz için, günlük cilt bakım rutininizin son adımı olarak güneş koruyucu uygulanmalıdır. Cildinizi kaplayacak ve ürünün etkinliğini garanti edecek kadar uyguladığınızdan emin olarak her iki saatte bir yeniden uygulanmalıdır.

Makyajınızı güneş kremi sürdükten sonra yapabilirsiniz. Yüz için birçok Photoderm güneş kremi mükemmel bir makyaj temelidir!

Vücut güneş kremini ise güneşe çıkmadan 20 dakika önce uygulamalı ve her zaman yüzdükten, terledikten sonra veya her 2 saatte bir tekrar uygulanmalıdır.

UV ışınları cilde gizlice zarar verir. ROS (reaktif oksijen türleri) UVA ışınları tarafından indüklenir. ROS oksijen içeren ve stabil olmayan moleküllerdir ve moleküllere, hücrelere ve dokulara zarar verir.

Cildimiz antioksidan glutatyon rezervleri sayesinde kendini ROS hasarlarına karşı korur. Glutatyon (GSH); Sistein, Glutamat ve Glisin isimli 3 farklı aminoasitten oluşan küçük protein molekülleridir. Cildimizde keratinositler bulunur ve bunlar cildimizdeki keratinositlerde en yaygın olarak bulunan hücresel antioksidandır. Çift yönlü redoks reaksiyonları ile ROSları nötralize eder. UV ışınları maruziyeti söz konusu olduğunda ise bu antioksidan sistemde bozulmalar meydana gelir. ROS hücre yapısında ve DNA üzerinde zararlı etkilere sebep olur.

NAOS laboratuvarlarında yapılan testlerde geliştiren Hücresel Bioprotection patenti doğal glutatyon rezervlerini korur.

Naos laboratuvarında yapılan testlerin sonucunda;

• Korumasız ve ışık görmeyen ortamda glutatyon rezervlerimiz %100 korunurken,
• Hücresel Bioprotection Patent korumasız ve ışığa maruz kalmış ortamda glutatyon rezervlerimizde %25 azalma olur,
• Hücresel Bioprotection Patent korumalı ve ışığa maruz kalmış ortamda ise glutatyon rezervlerimizin %100 korunduğu gözlemlenmiştir.

Bu testler sonucu keratinositlerdeki sonuç:

• ROS-Glutatyon dengesi korunur.
• ROS-Glutatyon dengesi sağlandığında keratinositler oksidatif strese karşı savaşır.
• Hücresel Bioprotection patent güneş kaynaklı hasara karşı cildin doğal savunma sistemini derinlemesine koruyan ilk patenttir.

Standart güneş koruyucular, koruma faktörleri (SPF) ne kadar yüksek olursa olsun güneşin zararlı ışınlarına karşı cildi %100 koruyamamaktadır. SPF 50+ koruma sağlayan güneş koruyucu kullanımında  bile güneş ışınlarının %2'si cilde ulaşır. Hiç bahsedilmeyen bu %2'lik oran bile cilde ve hücrelere zarar vermek için yeterlidir. Bu ışınlar ciltte leke oluşmasına, cildin yaşlanmasına ve cansız görünmesine sebep olur.

Güneş korumasında devrimsel biyolojik yaklaşım ile Bioderma, standart güneş koruyucuların vaadettiğinin çok ötesine geçerek Photoderm serisini geliştirdi. En yüksek korumayı sağlayan koruma faktörleri ve Hücresel Bioprotection patent ile güneşe karşı hücreden başlayan koruma sağlayın, cildinizin gücünü açığa çıkarın! Çünkü cildinizi kendisinden daha iyi koruyabilecek hiçbir ürün yoktur.