Cildi Anlamak
Hiperpigmentasyon nedir? Cilt lekeleri tipleri nelerdir? Melazma cildimizde salgılanan melanin yüzünden mi olur? Akne, ağda, tıraş, sivilce cilt tonu eşitsizliğinin diğer nedenleri olabilir mi? Bioderma uzmanları sizin için yanıtladı.
Pürüzsüz ve eşit tonlu bir ten, genç ve sağlıklı bir cilt için idealdir ve hepimizin elde etmek istediği bir görünümdür. Bununla birlikte cildimizin biriktirdiği izler ve lekeler, zamanın geçtiğinin ve edindiğimiz bilgeliğin de inkar edilemez bir kanıtıdır!
Dermatologlar, cildimizde beliren bu koyu lekeleri lokal hiperpigmentasyon olarak adlandırmaktadır. Lokal hiperpigmentasyon hem içsel hem de dışsal olmak üzere oldukça çeşitli faktörlerden kaynaklanmaktadır: Kirlilik, çok fazla güneşe maruz kalma, yaş, hamilelik, sivilce sonucu yara izi, hormonsal dengesizlikler veya genetik yatkınlık.
Bununla birlikte tüm faktörlerde ortak olan temel sebep melanin üretiminde görülen bozukluklardır. Melanin, cildimizde görülen koyu renkli lekelerden sorumludur.
Melanin, beyazdan pembeye ve yeşilimsi kahverengiden koyu kahverengiye kadar ten rengini belirlemede önemli bir rol oynamaktadır. Melanin üretiminden sorumlu en güçlü etmenlerde biri ise Güneşin UV ışınlarıdır. Biz bu ışıkların sıcaklığında güneşlenirken, o sırada bu ışınlar cildimizin derinlerine nüfuz ederek, melanojenez adı verilen dört aşamalı bir sürecin başlaması için melanini yüzeye davet etmektedir.
Önce UV, özellikle UVB ışınları epidermise nüfuz ederek tirozinaz ve aracılarını uyarır. Tirozinaz, melanosit adı verilen bir hücrede meydana gelen melanin üretiminden sorumlu başlıca enzimdir. Ardından melanin keratinositlere aktarılır ve cildin yüzeyine doğru hareket eder. Melanin dolu hücreler cildin dış katmanını renklendirmeye başlar. Bu hücreler normal cilt hücresi yenilenmesi sırasında yavaş yavaş kaybolur.
Melanin sayesinde yaz aylarındaki bronzluğumuza kavuşuruz. Hepimiz bu birkaç ay boyunca sağlıklı, eşit tonlu bir ışıltının tadını çıkarırız.
Öte yandan bazı durumlarda bu melanositlerden bazıları hiçbir zaman kapanmaz ve sürekli olarak büyük miktarlarda melanin salgılamaya devam eder. Bu anormal derecede yüksek miktarlarda salgılanan melanin ise, cildin yüzeyinde eşit olmayan bir şekilde dağılır ve daha koyu ve dağınık hiperpigmentasyon lekeleri halinde ciltte birikir.
Hiperpigmentasyon kimseyi kayırmaz. Farklı cilt tiplerinde farklı şekil ve boyutlarda ortaya çıkar, her yaştan ve kökenden erkekleri ve kadınları etkiler.
Kloazma olarak da adlandırılan Melazma, genellikle doğurganlık çağındaki kadınlarda, çoğunlukla hamilelikten sonra, görüldüğü için daha çok ”hamilelik lekesi” olarak bilinmektedir. Düzensiz yayılan ancak belirli bir sınırı olan simetrik izler, yüz ve boynun güneşe maruz kalan kısımlarına yerleşmiş bir leke görünümündedir. Renk bozulması güneşe maruz kalındığında veya hemen sonrasında daima daha belirgin hale gelir ve kalıcılığından dolayı - genellikle yıllarca sürer - gerçek bir sorundur.
Genetik yatkınlık, ultraviyole radyasyona ve görünür ışığa maruz kalma, melazma gelişimi olasılığını artıran faktörler arasındadır; ayrıca hamilelik veya tedavi sırasında artan kadın cinsiyet hormonları, bazı endokrin hastalıkları (tiroid veya yumurtalık bozuklukları, vb.) ve bazı ilaçlar (örneğin, anti-epileptikler) da melazmaya yol açabilir.
Çoğunlukla 'PIH' olarak kısaltılan bu hiperpigmentasyon türünde cilt lezyonları ve tahrişleri takiben ortaya çıkan belli belirsiz ve düzensiz kontürler mevcuttur.
Sıradan yaralanma, yanık veya böcek ısırmasından lazer tedavisi veya dermabrazyon (deri düzeltimi) gibi dermatolojik prosedürlere kadar çeşitli nedenler PIH'ye yol açabilir. Ayrıca cilt enfeksiyonu veya akne, kontakt dermatit veya atopik dermatit gibi iltihaplı cilt döküntülerinden sonra da ortaya çıkabilir. PIH, aşırı yıkıcı etkilere sahip kozmetik ürünlere karşı gelişen intolerans reaksiyonları veya kimyasal peeling sonucu da ortaya çıkabilir.
PIH, tüm cilt tiplerinde her yaştan erkek ve kadında ortaya çıkabilir ancak daha koyu cilt tonlarında daha şiddetli ve sık görülür.
Lentijin, tekil haliyle lentigo, hepimizin aşina olduğu "güneş lekeleri" ve "yaşlılık lekeleri"dir. Bu hiperpigmentli lekeler eller, omuzlar, göğüs, yüz ve kollar gibi vücudun güneşe maruz kalan kısımlarında görülür. Yaşla birlikte boyutları ve sayıları artar.
Çevresel (genetik olan çillerin aksine) kaynaklı olup, genellikle gençlik döneminde mevsimsel güneşe maruz kalma ve güneş yanıkları ile ilişkilidir.
Sürtünme, ağda uygulamaları ve kıyafetlerin zaman içinde renk değişikliğine yol açabileceği dirsekler, dizler, koltuk altları ve özel bölge gibi bölgelerde de hiperpigmentasyon oluşabilir. Hiperpigmentasyonu tetikleyen şey cildin kumaşa mekanik olarak sürtünmesidir; bu da günlük hayatta sürekli meydana gelen sürtünmeler ile daha da şiddetlenmektedir.
Söz konusu leke olduğunda tedaviye ne kadar erken başlanır ise başarı şansımız o kadar artar. Lekeye etkili azeleik asit, niasinamid, C vitamini, glikolik asit gibi maddelerin dışında cildi destekleyen içerikler iyileşmeyi hızlandırır. Beraberinde cildin yapısına uygun güneş koruyucuların kullanılması ve gün içerisinde tekrarlanması tedavinin en önemli adımıdır.
Leke eğilimli ciltler
Hem hassas bir cilde sahipsen hem de cildin leke eğilimliyse cildini leke oluşumuna karşı koruyabilmek ve var olan lekelerin için doğru bir bakım rutininin nasıl olması gerektiğini merak mı ediyorsun?
BIODERMA’nın çözümü: Cilt tonunu eşitleyebilmek ve cildinde aydınlatıcı etki yaratabilmek için temizleme ürünlerinden bakım ürünlerine sana eksiksiz bir rutin sunuyoruz. Yüz ve vücuttaki leke eğilimli ve cilt kararmalarına yatkın bölgelerin için özel olarak geliştirilen Pigmentbio serisi karşında! Aydınlatıcı etkiye sahip temizleyiciler, yoğun leke problemine karşı geliştirilen gündüz - gece bakım kremleri, hassas, özel ve eklem bölgeleri için özel olarak geliştirilen bakım ürünlerini keşfetmeye hazırsan, başlayalım!
